Sofra Adabı

ADAP VE NEZAKET

Yeme içme bütün canlıların temel ihtiyaçlarındandır. Yüce Allah her canlıya hayatını sürdürebilmesi için çeşitli rızıklar vermiştir. İnsan da hayatını sürdürebilmek için beslenmek zorundadır. Ancak insan bu ihtiyacını giderirken bazı kurallara uymalıdır. Aksi takdirde hem kendisi hem de çevresi için olumsuz sonuçlarla karşılaşır. Bu nedenle Yüce Allah Müslümanlar için yeme içmeyle ilgili bazı kurallar koymuş ve bazı nezaket kurallarını da Hz. Muhammed (s.a.v.) aracılığıyla öğretmiştir. Allah (c.c.), Kur’an-ı Kerim’de, “Artık Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği rızıklardan yiyin. Eğer yalnız O’na ibadet ediyorsanız, Allah’ın nimetine şükredin.” buyurarak Müslümanların helal ve temiz olan rızıklardan yemelerini ve verdiği nimetlerden dolayı kendisine şükretmelerini istemektedir. İnsan sağlığına zarar veren yiyecek ve içecekler, İslam dinine göre helal değildir. Bu nedenle Müslümanlar Allah’ın haram kıldığı yiyecek ve içeceklerden uzak dururlar. Hak etmeden, alın teri dökmeden para kazanmayı asla düşünmezler. Emek harcamadan ya da başkasının hakkını yiyerek elde edilen kazancı da haram kabul ederler. Emek vererek elde ettikleri helal kazancın ve helal lokmanın gerçek zenginlik olduğunu bilirler ve bunu veren Allah’a (c.c.) şükrederler.

Yemek yerken uyulması gereken nezaket kurallarına sofra adabı denir. Sofra adabına uygun bir şekilde hareket etmek Allah’ın (c.c.) verdiği nimetlere değer vermek ve O’na şükretmek demektir. Bu kurallara uymak hem sağlık açısından hem de nezaket kuralları açısından önemlidir. Bunlardan ilki yemekten önce ve sonra elleri yıkamaktır. Sağlık açısından bu davranışı Hz. Muhammed de (s.a.v.) tavsiye etmiştir. O, yemekten önce ve sonra ellerin yıkanmasının yemeğin bereketi olduğunu belirtmiştir.